Dijital Hizmet Vergisi ve Kapsamı
Türkiye içinde 20 milyon TL veya dünya genelinde 750 milyon Avro’dan fazla yıllık cirosu olan şirketler “dijital hizmet vergisi” verecek.
Gündem olduğu gün taslak metnine ulaştığım “dijital hizmet vergisi” kanun teklifiyle ilgili anladıklarımı ve yorumlarımı bir tweet zinciri şeklinde paylaşmıştım. Bu zinciri yazı haline getirmek istedim, buyrun.
Malum küresel teknoloji devleri sadece kendi ülkelerinde vergi verirken, hizmet sunduğu ve gelir elde ettiği ülkelerde vergi vermeyerek ciddi bir vergi kaybına sebep oluyorlar. Uzun zamandır özellikle Avrupa Birliği’nin yoğun olarak tartıştığı bu durum kısa süre önce Fransa ve İngiltere’nin öncülüğünde resmiyet kazanarak küresel teknoloji firmalarını vergilendirilmesinin önünü açtı.
Ülkemizde de Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edilen “Dijital Hizmet Vergisi”, TBMM Genel Kurulu ve Cumhurbaşkanı’nın onayı ile yürürlüğe girmeye hazırlanıyor.
Dijital Hizmet Vergisi ve Kapsamı Nedir?
Vergi gerekçesi şöyle tanımlanıyor; “Dijital hizmet sunan çokuluslu şirketlerin mukim olmadıkları ülkelerde ticari faaliyet içinde oldukları ancak ülke kamu gelirlerine adil bir katkı sağlamadıkları görülmektedir. Dolayısıyla ortaya çıkan hasılatın vergilendirilmesi gerekir.”
Genel gerekçede “bazı ülkeler vergilendirmeye başlamıştır” atıflarının yapıldığı ülkelerden; Fransa %3, İngiltere %2, Malezya %5, İspanya %3, Hindistan %6, İsrail %5 İtalya %3 gibi oranlarda ve farklı isimler altında (dijital işlem, hizmet, iletişim, daimi işyeri vb.) vergilendirme işlemlerine başladılar.
Vergilendirmeye muhatap “Dijital hizmet sağlayıcıları” Tanımı:
- Çevrimiçi her türlü reklam hizmeti sunanlar (Google, Facebook, Yandex, LinkendIn, Twitter vb.)
- Çevrimiçi uygulama, program, oyun, film, müzik, video vb. satanlar (Apple, Steam, Spotify, Netflix, YouTube, Microsoft, Playstation vb.)
- Çevrimiçi ürün/hizmet satanlar ve/veya aracılık eden pazar yeri ve platformlar (Airbnb, Letgo, Amazon, eBay vb.)
Vergilendirme Kapsamı ve Şartları
- Yıllık Türkiye içinde 20 milyon TL veya dünya genelinde 750 milyon Avro’dan fazla cirosu olan şirketler vergilendirme kapsamına girmekte.
Dünya çapında yukarıdaki hizmetleri veren ve bu cirolara sahip yaklaşık 30 firma var. (AB Vergi Araştırması Raporu)
2. Bu şirketlerin senelik cirosundan %7.5 vergi alınması planlanmakta.
Ayrıca elde edilen gelirin isminin satış, hizmet, işlem, abonelik, kullanım, aracılık, komisyon vb. ücreti olmasının verginin konusuna bir tesiri olmayacağı belirtilmiş.
3. Hizmetin Türkiye’de sunulması şartı aranmakta. Yani hizmetin Türkiye’de satılması, sunulması, buradaki kişilere yönelik olması. Örneğin; Buradan yurtdışına yapılan Google reklamlarına vergi olmayacağı belirtilmiş.
4. Bu şirketlerin, Türkiye’de temsilciliğinin olup/olmamasının da vergilendirme sürecinde etkisi olmayacağı belirtilmiş.
5. Vergi güvenliği yani verginin tahsil edilememe risklerine karşı; “Şirketler belirlenen kapsam ve şartlarda ödemelerini 30 gün içinde yapmaz ise BTK tarafından hizmetlerine erişim engellenir.” maddesi konulmuş.
Yorumlarım
- İster gerçek ister tüzel olsun hayatlarımızın her alanında gelir, servet ve harcamalarımız için vergi ödüyoruz. Vergide adalet ilkesi sebebiyle bu şirketlerinde vergi vermesi gerekiyor. Bu nedenle genel olarak bu kanunu destekliyorum.
- Bu yasa kısa vadede kullanıcıları yani bizleri (aracılık platformları hariç) etkilemeyecektir. Fransa’da yasa sonrası kullanıcıları etkileyen fiyat arttışları yaşanmadı ama şirketlerin bu vergiye tepkilerini hep birlikte göreceğiz. Örneğin; Spotify’in yasa yürürlüğe girmeden üyelik ücretlerini zam yapması endişeleri arttırmış gözüküyor.
- Aracılık yapan platformlar (Amazon gibi) bu vergiyi dükkan/hizmet sahiplerinin üstüne yıkacaktır diye düşünüyorum.
- Benzer karar alan ülkelere göre ciro üzerinden %7.5’luk oran yüksek gözüküyor. Bu yükseklik biz kullanıcılar için bir risk taşıyor haliyle.
- Avrupa Birliği içindeki en büyük tartışmalardan biri bu şirketlerin ciro ve gelirlerini “şeffaf” göstermedikleri için vergilendirmenin zorluğu idi. Aynı şey bizim içinde geçerli. Nasıl olacağını hep beraber göreceğiz. Hatta şu an olmasa bile ileride kripto paralar ile yapılan ödemelerin takibi vergi ekosistemi için baş ağrıtıcı bir durum olacaktır.
- 750 milyon Avro dünya cirosu nedeniyle yerli firmaları endişe ettirecek bir kapsam yok. Hatta uzun vadede, farklı iş modelleriyle rekabet için olumlu. Kısa ve orta vadede zaten bu ölçekteki şirketlerle rekabet olanağımız yok. (Netflix’e rakip çıkarmak kolay değil.)
- Şirketlerin tahakkuk eden vergileri ödememesi ve/veya geç kalması durumunda BTK engeli krizlere sebep olabilir. Büyük kazanç elde ettikleri Türkiye’den vazgeçmeyeceklerini öngörerek olumlu düşünmek istiyorum.
- Var olan vergilendirme modellerinin, dijital hizmetler sunan şirketlere ait farklı iş modelleri karşısında neler yapacağı/yapamayacağı tartışılıyor. Bazı iktisatçıların vergisiz hizmetlerin ülke ekonomisine daha büyük katkı yaptığı yönünde fikirleri var. (Paypal gibi)
Bu fikirleri tartışmaya değmez mi?